Esen, iklim krizinin eğitim süreçlerine etkilerini ve Milli Eğitim Bakanlığının rolünü gündeme getirerek, iklim değişikliğinin yol açtığı sel felaketleri, orman yangınları ve aşırı sıcaklıklar nedeniyle eğitim hayatının ciddi şekilde aksadığını vurguladı.

Son yıllarda Karadeniz’de meydana gelen sel felaketleri ve Akdeniz ile Ege'deki artan orman yangınları, birçok okulun zarar görmesine ve binlerce öğrencinin eğitimine ara vermesine neden oldu.

UNICEF’in 2024 yılı raporuna göre, iklim krizinin yoksulluk üzerindeki etkileri çocuk işçiliği ve erken yaşta evliliklerin artmasına yol açıyor, bu da çocukların eğitimden kopma riskini artırıyor.

Esen, soru önergesinde şu sorulara yanıt aradı:

 "İklim felaketlerinden etkilenen okulların onarımı ve eğitimin kesintiye uğramaması için hangi önlemler alındı?    Orman yangınlarının eğitim süreçlerine etkileri konusunda yapılan çalışmalar var mı? İklim krizinin çocuk işçiliği ve erken yaşta evlilikleri artırdığına dair Türkiye’de yapılan resmi bir araştırma bulunuyor mu?  2022’de başlatılan İklim Dostu Okullar projesi kapsamında bugüne kadar kaç okulda çevre bilinci ve enerji verimliliği çalışmaları yapıldı?  2022 İklim Şurası’nda belirlenen hedefler doğrultusunda okulların iklim krizine karşı dayanıklılığı artırıldı mı?Aşırı sıcak dalgalarına karşı okul öncesi ve ilköğretim öğrencileri için özel bir planlama yapılıyor mu?"

Esen, iklim krizine karşı eğitimin korunmasının hükümetin öncelikli konularından biri olması gerektiğini ifade ederek, eğitim sisteminin iklim krizine karşı daha dayanıklı hale getirilmesi için somut adımlar atılması gerektiğini belirtti.